DEPREMLER VE OLUŞUMLARI
9. sınıflar ve ygs coğrafya konusu, yerşekillerini oluşturan iç kuvvetler dersinin ikinci bölümünde depremler incelenecektir.
1- Tektonik Depremler
Yeryüzünün şekillendirilmesinde asıl etkili olan depremler tektonik depremlerdir.
Tektonik depremlerin kaynağı levhaların birbirini sıkıştırması ve bu sıkıştırma sonucu levhaların çeşitli yerlerden kırılmasıdır. Levhalar arasındaki bu kırıklara fay hattı denir. Depremler bu fay hatlarında meydana gelir.
Yerkabuğunun derinliklerinde fay adı verilen ve yüzlerce kilometre uzunlukta olabilen kırıklar bulunmaktadır.
Bu kırıkların genişliği de metrelerce olabilmektedir. Yer kabuğu bu kırıklarda ikiye ayrılmış halde karşılıklı durmaktadır.
Levhaların birbirlerine yaklaşması veya kırıkların bir tarafındaki yer kabuğu parçasının yukarı, aşağı veya yan kısımlara doğru hareket etmesi büyük bir sarsıntı oluşturur. Bu sarsıntı dalgalar halinde çevreye yayılır.
Depremin oluştuğu yere iç merkez (hiposantr), bu merkeze en yakın olan ve yeryüzünde bulunan noktaya ise dış merkez (episantr) adı verilir.
Bir depremde yeryüzünde sarsıntının en şiddetli hissedildiği yer dış merkezdir.
Depremler sonucunda yerkabuğu kırıklar boyunca yatay ve dikey doğrultularda yer değiştirmektedir.



Tektonik depremler en fazla can ve mal kaybının meydana geldiği depremlerdir. Bu depremlere bir tedbir olarak fay hatlarının geçtiği yerlerin yerleşime açılmaması ve bu bölgelere yakın bölgelerde yapıların deprem yönetmeliklerine uygun olarak yapılması gerekmektedir.
Depremler okyanus diplerinde meydana gelirse meydana gelen sarsıntı ve yer kabuğundaki oynamalar dev dalgalar meydana getirir. Bu dalgalara tsunami adı verilir. Bu dalgalar her yöne doğru hareket eder ve kıyılara ulaştıklarında kıyı bölgelerini sular altında bırakır. Tsunamiler büyük can ve mal kayıplarına sebep olabilirler. Bu nedenle özellikle okyanus kıyılarında yaşayanların deprem alarmı verilince iç kesimlere ilerlemesi gerekmektedir. Tsunami etkisi iç denizlerde de görülmekle birlikte okyanuslardaki kadar büyük değildir.
2011 yılında Japonya’da meydana gelen depremin yol açtığı tsunaminin boyu 38 m olarak ölçülmüştür. 2004 yılında Hint Okyanusunda meydana gelen deprem boyu 30 m’yi bulan dev dalgalar meydana getirmiştir.
1958 yılında Alaskada Fairweather fay hattı boyunca oluşan deprem sonucu yer kayması meydana gelmiş ve 524 m boyunda tsunami dalgalarının oluşmasına neden olmuştur.
Yeryüzündeki deprem bölgeleri üç kuşak halinde uzanır. Birinci kuşak, Büyük Okyanus kıyıları boyunca uzanan Pasifik Deprem Kuşağıdır. Yeryüzünde meydana gelen depremlerin 4/5 i bu kuşakta gerçekleşir.
İkinci kuşak Alp – Himalaya kuşağıdır. Depremlerin en fazla meydana geldiği 2. Kuşak bu bölgedir. Yeryüzündeki depremlerin %15 i Alp – Himalaya Deprem Kuşağında meydana gelmektedir.
Üçüncü deprem kuşağı ise Atlantik Deprem Kuşağıdır. Atlas okyanusu sırtları boyunca uzanır.
Türkiye’de Deprem Bölgeleri
Türkiye dünyanın 2. Büyük deprem kuşağı olan Alp – Himalaya deprem kuşağında yer almaktadır. Ülkemizde de 3 büyük deprem kuşağı bulunmaktadır.
1. kuşak, Kuzey Anadolu deprem kuşağıdır.
2. kuşak, Batı Anadolu deprem kuşağıdır.
3. kuşak, Doğu Anadolu deprem kuşağıdır.
1. kuşak, Marmara Denizi, Düzce, Adapazarı, Bolu, Merzifon, Niksar, Muş, Erzurum, Erzincan üzerinden İran’a uzanır.
2. kuşak, Ege bölgesi kıyılarını, Göller Yöresini ve Güney Marmara Bölgesini içine alır.
3. kuşak, Akdeniz bölgesinde yer alan Hatay’dan başlar K. Maraş, Malatya, Adıyaman, Elazığ, Bingöl ve Muş şehirlerinden geçerek Kuzey Anadolu Fay Hattı ile birleşir.

2 - Çöküntü Depremleri
Bu tür depremlerin etkili olduğu alan dar bir bölgedir. Bu depremler yeryüzünün derinliklerinde oluşan büyük boşlukların tavanlarının çökmesi ile meydana gelir. Bu boşluklar maden ocaklarında yapılan kazılar nedeniyle oluşabileceği gibi, yeryüzünün derinliklerinde bulunan büyük mağaraların tavanlarının çökmesi ile de oluşabilir. Bu tür depremleri oluşturan bir başka faktör yerin derinliklerinde bulunan karstik yapıdaki kayaçların erimesi nedeniyle boşluk oluşmasıdır.
3- Volkanik Depremler
Volkanik patlamalar sonucu oluşan sarsıntılardır. Volkanik bölgelerde görülen bu depremlerin etki alanı dardır.
Deprem Şiddetlerinin Ölçülmesi
Deprem dalgalarını inceleyen bilim dalına sismoloji, deprem sarsıntısının şiddetini ölçen aygıta sismograf adı verilir.
Deprem şiddetini belirlemek için geliştirilen ölçeklerden en fazla kullanılanı Richter Deprem Ölçeğidir.

Yeryüzünü şekillendiren iç kuvvetler 1. Bölüm
Kıta, Dağ ve Volkan Oluşumu
SANATSAL BİLGİ
14/04/2017